Uygulamalarımız appstore googleplay

#Tbmm

gazeteci63.com - Tbmm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tbmm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Görev Süresi 3 Yıl Daha Uzatıldı Haber

Görev Süresi 3 Yıl Daha Uzatıldı

Irak ve Suriye'ye asker gönderme tezkeresinin süresinin 30 Ekim 2025 tarihinden itibaren 3 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan tezkerede, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde terör tehdidinin sürüyor olması ve kalıcı istikrarın henüz tesis edilememesinin, milli güvenlik açısından risk ve tehdit oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük önem atfettiğine dikkati çekilen tezkerede, "Diğer taraftan, Irak'ta PKK ve DEAŞ unsurlarının varlığını sürdürmesi, etnik temelli ayrılıkçılığa yönelik girişimler, bölgesel barışa, istikrara ve ülkemizin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturmaktadır. Suriye'de PKK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütleri mevcudiyetini sürdürmekte ve ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik tehdit oluşturmaya devam etmektedir. " ifadesine yer verildi. Tezkerede, PKK/PYD-YPG'nin, Suriye merkezi yönetimine entegre olmaya yönelik adım atmayı ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddettiği, ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesini de engellemeye çalıştığı vurgulandı. Tezkerede, "Diğer taraftan, Suriye'de mevcut yönetimin beklenti ve gereksinimi doğrultusunda ülkenin terörle mücadele imkan ve kabiliyetlerinin geliştirilmesi, sivillerin günlük yaşamlarını ve geri dönüşlerini olumsuz etkileyen mayınların temizlenmesi, ülkedeki kimyasal silahların yerlerinin tespiti ve imhası süreçlerinde de ulusal çabalara eşlik eden uluslararası çalışmaların desteklenmesi ihtiyacı bulunmaktadır." denildi. Bütün bu gelişmeler çerçevesinde, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozmaya, istikrar ve güvenlik tesisi çabalarını sekteye uğratmaya ve sahada gayrimeşru oldubittiler oluşturmaya yönelik, Türkiye'nin milli güvenliğine tehlike oluşturabilecek her türlü risk, tehdit ve eyleme karşı, uluslararası hukuktan doğan haklar doğrultusunda gerekli önlemlerin alınması ve Suriye'deki istikrarın tesisine dair çabaların pekiştirilmesinin milli güvenlik açısından hayati önem arz ettiği belirtildi. Tezkerede, şunlar kaydedildi: "Ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2170 (2014), 2178 (2014), 2249 (2015) ve 2254 (2015) sayılı kararlarıyla, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve bağımsızlığının teyit edilmiş olmasının ve yine 2170 (2014) sayılı Kararda bu ülkelerdeki terör faaliyetlerinin kınanarak DEAŞ ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelere 1373 (2001) sayılı Karar ve uluslararası hukuk çerçevesindeki sorumluluklarına uygun şekilde gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunulmuş olmasının ışığında, Türkiye'nin DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle mücadele amacıyla oluşturulan uluslararası koalisyon bünyesinde iştirak ettiği faaliyetlerin sürdürülmesi de önem taşımaktadır. Bu mülahazalarla, Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye'deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler karşısında Türkiye'nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 2.10.2014 tarihli ve 1071 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile verilen ve son olarak 17.10.2023 tarihli ve 1395 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile uzatılan iznin süresinin 30 Ekim 2025 tarihinden itibaren 3 yıl uzatılması hususunda gereğini Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca bilgilerinize sunarım." Görüşmelerden Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin, istikrarın yalnızca silahla değil, diyalog ve işbirliğiyle sağlanabileceğini belirtti. Tezkerenin süresinin 3 yıl olmasını eleştiren Şahin, "Bizim TBMM geleneğinde böyle bir şey yoktu. TBMM'yi çalıştırmak çok mu zor ki siz 2 yıllık, 3 yıllık tezkereleri buradan çıkarıyorsunuz? Oysa tezkerelerde aslolan her yıl Parlamentoda yenilenebilecek güce iktidarın sahip olduğu gerçeğidir. Sayısal çoğunluğunuz, dilediğiniz gibi bu tezkereleri yılda bir görüşmek suretiyle çıkartabilir." ifadelerini kullandı. Tezkereye destek vereceklerini kaydeden Şahin, "Suriye'de ve Irak'ta Türkiye'ye yönelik bir tehdidin varlığını hepimiz görüyoruz, bu konuda hiçbir tereddüt yok ama yangından mal kaçırır gibi 3 yıllık bir tezkerenin bu parlamentoda görüşülmüş olmasını doğru bulmuyoruz ve iki buçuk yıl sonra Anayasa'ya göre görev süresi tamamlanmış milletvekillerinin bu yönde bir irade kullanması da bir noktada yetki gaspıdır." dedi. İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, PKK, PYD, YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin sınırlardaki varlığının Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkını kullanmasını haklı kıldığını söyledi. Tezkereyi desteklediklerini belirten Ergun, şöyle konuştu: "Dış politika, macera arayışlarından, duygusal reaksiyonlardan ve ideolojik sapmalarından arındırılmış, sadece milli menfaatler ekseninde şekillenmelidir, tezkerelerle talep edilen yetkiler bu büyük ve tarihi vizyonun bir parçası olmalıdır. Bizim 'evet'imiz, terörle mücadeleye destektir ama keyfiliğe, basiretsizliğe, kurumların devre dışı bırakılmasına rıza göstermek değildir. Bizim 'evet'imiz, devletin meşruiyetini, Meclisin iradesini ve hukukun üstünlüğünü koruma iradesidir." MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, tezkereye destek vereceklerini söyledi. Türkiye'nin en uzun güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde terör tehdidinin sürüyor olması ve kalıcı istikrarın henüz tesis edilmemesinin milli güvenlik açısından risk ve tehdit oluşturmaya devam ettiğini kaydeden Aydın, "İçeride olduğu gibi dışarıda da sulhu önceleyen kadim bir siyasi geleneğin mirasçısı olarak Türkiye, komşumuz Irak'ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük bir önem atfetmektedir. Öte yandan, Suriye'de PKK-PYD/YPG ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütleri mevcudiyetini sürdürmekte ve ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik tehdit oluşturmaya devam etmektedir. Bu terör örgütleri, Suriye merkezli yönetime entegre olmaya yönelik adım atmayı, ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddetmekte, ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesine de engel olmaya çalışmaktadır." dedi. DEM Parti Antalya Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç, Türkiye'nin coğrafyasında huzuru tesis etmenin en doğru yolunun demokratik ve barışçı siyaseti esas almaktan geçtiğini belirtti. Oluç, şu değerlendirmelerde bulundu: "Orta Doğu'da şiddetin, ölümün değil halkların bir arada eşit ve barışçıl bir yaşamın tarafıyız. Demokratik ve barışçıl yaşamı bu topraklara hakim kılmanın her zamankinden daha güçlü bir şekilde kendisini dayattığını düşünüyoruz. O nedenle, bu anlayışı içermeyen Irak, Suriye tezkeresine 'hayır' oyu vereceğimizi belirtmek istiyorum." CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan, 18 yıldır aralıksız yürürlükte olan bir tezkereyi görüşeceklerini belirtti. CHP'nin farklı dönemlerde bu tezkereyi gözden geçirdiğini belirten Tan, geçen 2 tezkereye ise "ret" oyu verdiklerini hatırlattı. Bu tezkereye de "ret" oyu vereceklerini kaydeden Tan, tezkerenin 3 yıllık süreyle çıkarılmasına da tepki gösterdi. Tan, "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonuna katıldıklarını anımsatarak, "Komisyon İmralı'ya gidecekse TSK neden Irak ve Suriye'ye gidecektir? TSK Irak ve Suriye'de ucu açık konuşlandırılmaya devam edecekse Komisyonun Ada'ya gitmesi hangi amacı gütmektedir?" ifadesini kullandı. TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay, Türkiye'nin dünyada barışın anahtarı konumuna geldiğini belirterek, Türkiye'nin aynı zamanda insani yardımlar açısından da dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını söyledi. Terör örgütü PKK'nın "Terörsüz Türkiye" süreci kapsamında bir süre önce kendisini feshettiğini açıklayarak, silah bırakma sürecine girdiğini ilan ettiğini anımsatan Oktay, PKK'nın kendisini feshinin söylemden öteye geçerek bir an önce fiiliyata dönüşmesi gerektiğini, bu süreci ilgili kurumların yakından takip ettiğini belirtti. Oktay, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin sadece kendi vatandaşlarını değil, aynı zamanda komşu ülkelerdeki sivilleri de korumayı önemli bir insani sorumluluk olarak gördüğünü ifade etti. Mevcut Şam yönetimi ülkenin toprak bütünlüğünü ve istikrarını sağlamak için yoğun çaba harcadığını belirten Oktay, şunları kaydetti: "Ancak bu ülkede istikrar maalesef tam anlamıyla henüz sağlanamamıştır. Suriye'de devam eden istikrarsızlıkta başta İsrail olmak üzere dış güçlerin bu ülkeye gayrimeşru askeri müdahaleleri de önemli bir rol oynamaktadır. PKK'nın Suriye kolu olan PYD, YPG, SDG son on yıldır iç kargaşadan yararlanarak ve yabancı güçlerin de desteğiyle Suriye'nin yaklaşık üçte 1'ini kontrol altında tutmaya devam etmektedir. SDG işgalindeki bölgenin Suriye'nin tarım açısından en verimli topraklarını, su kaynaklarını ve bu ülkenin hidrokarbon ve yer altı kaynaklarını içermekte olması bu terör unsurlarının neden buralarda faaliyet gösterdiklerini net bir şekilde ortaya koymaktadır, tabii bu terör unsurlarını destekleyenlerin de aynı zamanda. SDG işgalindeki bölgenin Suriye'nin kuzey ve doğu hatlarında, gayrimeşru bir silahlı unsurun Şam Hükümetinin yönetimi dışında fiili kontrol sağlıyor olması gerek Suriye gerek ülkemiz açısından ciddi bir endişe kaynağıdır. Geçmiş dönemde sınır harekatlarını gerçekleştiren bir ülke olarak bugün benzeri tehditlere duyarsız kalmamız düşünülemez. PYD, YPG, SDG'nin Suriye merkezi yönetimine entegre olmaya yönelik adım atmayı, ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddetmekle ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesini de engellemeye çalıştığı görülmektedir." CHP'nin kendi iç sorunlarına hapsolduğu için dış politikadaki gelişmeleri takip etmekte zorlandığını ifade eden Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yine, bir başka eleştiri vardı gün içinde, Türkiye'yi süt dökmüş kedi gibi tanımlamaya çalıştı bir hatibimiz. Türkiye, özellikle dış politikada süt dökmüş kedi gibi değil, kükremiş aslan gibidir. Eğer dışarıda süt dökmüş kedi ve ağlayanları, onları arıyorsanız da CHP'ye bakmanız yeterli. O, biz değiliz. Bizler bir şeye karar verdiğimizde o konuda ne herhangi bir yabancı büyükelçinin kapılarında görüş almak için bekleriz ne de herhangi bir yerden izin isteriz, gerektiği zaman gerekeni yaparız, bu kadar net." Genel Kurulda, CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız'ın "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin doğrudan gündeme alınması önergesi reddedildi. TBMM Başkanvekili Celal Adan, birleşimi yarın saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.

Gündem Trafik Cezalarında Artış Haber

Gündem Trafik Cezalarında Artış

TBMM Genel Kurulu, trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren Karayolları Trafik Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlayacak. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, haftalık çalışmasına 7 Ekim Salı günü başlayacak Genel Kurul, trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren Karayolları Trafik Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni ele alacak. Teklife göre, tescil plakasının farklı okunmasına veya okunamamasına neden olacak şekilde plakasında değişiklik yapan sürücüler 140 bin lira idari para cezasına çarptırılacak, araç 30 gün süreyle trafikten menedilecek. Yük taşımada kullanılan ve azami yüklü ağırlığı 3 bin 500 kilogramdan fazla olan motorlu taşıtlar ile yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde kullanılan ve sürücüsü dahil oturma yeri 17'den fazla olan motorlu taşıtlarda takograf, taksi hizmeti veren otomobillerde de taksimetre bulundurulması, kullanılması zorunlu olacak. Yerleşim yeri içinde hız sınırını 46-55 kilometre/saatten fazla ihlal edenlerin her seferinde 30 gün, 56-65 kilometre/saatten fazla ihlal edenlerin her seferinde 60 gün, 66 kilometre/saatten fazla ihlal edenlerin ise her seferinde 90 gün süreyle sürücü belgeleri geri alınacak. Geçiş üstünlüğüne sahip araçlara geçiş hakkı vermeyen sürücülere 15 bin lira idari para cezası kesilecek. Cankurtaran araçları, yaralı veya acil hasta taşıyan araçlar ile itfaiye ve orman yangınlarıyla mücadele eden araçlara yer açmayan ve gerekiyorsa durmayan sürücülere 46 bin lira idari para cezası verilecek ve sürücü belgeleri 30 gün süreyle geri alınacak. Saldırgan sürücülere para cezası Araçlardaki değişikliğin çevredekileri rahatsız edecek derecede gürültü çıkaracak özellikte olması durumunda aracı kullanan sürücüye 16 bin lira idari para cezası uygulanacak. Kırmızı ışık ihlali yaparak trafik kazasına sebebiyet veren sürücülerin sürücü belgeleri 60 gün süreyle geri alınacak. Geri alınan sürücü belgeleri, geri alma süresi sonunda sürücünün psikoteknik değerlendirmeden geçirilerek sürücü belgesi almasına mani hali olmadığının anlaşılması şartıyla iade edilecek. Trafikte saldırı amacıyla başka bir aracı ısrarla takip eden veya bu amaçla araçtan inen sürücülere 180 bin lira idari para cezası uygulanacak, sürücü belgeleri 60 gün süreyle geri alınacak, araçlar 30 gün süreyle trafikten menedilebilecek. Seyir halinde cep ve araç telefonu ile benzer haberleşme cihazlarını kullanan sürücülere 5 bin lira idari para cezası kesilecek. Yarış yapan motorlu araç sürücülerine 46 bin lira idari para cezası uygulanacak ve sürücü belgeleri 2 yıl süreyle geri alınacak. Ölümlü veya yaralanmalı trafik kazalarında, zabıtanın iznini almadan zaruret dışında olay yerinden ayrılan sürücülere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Merkez Bankasının faaliyetleri görüşülecek Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplanacak. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Banka faaliyetleri ve para politikası uygulamaları hakkında milletvekillerine sunum yapacak. Ayrıca Plan ve Bütçe Komisyonu bu haftaki ikinci toplantısında Sayıştayda açık bulunan 5 üyelik için Sayıştay Kanunu gereğince yapılacak seçime dair "Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi"ni ele alacak. Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu, basına kapalı toplantısında çalışma takvimini belirleyecek. Salı ve çarşamba günleri Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları yapılacak.

TBMM'de Yeni Dönem Başladı Haber

TBMM'de Yeni Dönem Başladı

TBMM Genel Kurulunda, 28. Dönem 4. Yasama Yılı'nın başlaması dolayısıyla Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında açılış toplantısı gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'e gelişinde TBMM Başkanvekili Celal Adan tarafından resmi törenle karşılandı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Onur Kıtası'nı selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Şeref Kapısı önünde karşıladı. TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanı Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Atatürk Anıtı önünde tören yapıldı 28. Dönem 4. Yasama Yılı açılışı dolayısıyla Meclis'teki Atatürk Anıtı önünde tören yapıldı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un anıta çelenk bırakmasının ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu. Törene, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TBMM Başkanvekilleri Celal Adan, Tekin Bingöl ve Pervin Buldan, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM Genel Sekreteri Hüseyin Kürşat Kırbıyık, siyasi partilerin grup başkanvekilleri, milletvekilleri ve Meclis bürokratları katıldı. Meclis'te güvenlik önlemleri Yeni yasama yılı açılışı dolayısıyla Meclis'te geniş güvenlik önlemleri alındı. Genel Kurul salonu, açılış öncesinde bomba arama köpeğinin eşlik ettiği ekiplerce arandı. Açılış için tüm milletvekillerinin masalarına çiçek bırakıldı.

Yeni Yasama Yılı Yarın Başlıyor Haber

Yeni Yasama Yılı Yarın Başlıyor

Meclis Genel Kurulu, yaklaşık 2,5 aylık aranın ardından yarın gerçekleştireceği açılış toplantısıyla 28. Yasama Dönemi 4. Yasama Yılı'na girecek. TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin temsilcileri, AA muhabirine, yeni yasama yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, 1 Ekim saat 13.00'te TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un katılımıyla 28. Dönem 4. Yasama Yılı açılışı dolayısıyla Meclis'teki Atatürk Anıtı önünde tören düzenleneceğini, saat 14.00'te ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclis Genel Kuruluna hitabıyla 28. Dönem 4. Yasama Yılının başlayacağını belirtti. Yeni yasama yılı açılışı dolayısıyla TBMM Başkanı Kurtulmuş ev sahipliğinde Meclis'te resepsiyon düzenleneceğini aktaran Güler, "Sayın Cumhurbaşkanımızın da katılmasını bekliyoruz." diye konuştu. Güler, 28. Dönem 4. Yasama Yılı'nın hayırlı olması temennisinde bulunarak, "İnşallah karşılıklı hoşgörü, saygı, sevgi içerisinde bütün siyasi partilerle, milletvekillerimizle aziz milletimize yararlı, sürdürülebilir çizgide kanunlarımızı çıkarmış oluruz." dedi. Abdullah Güler, TBMM Genel Kurulu'nun 2 Ekim Perşembe günkü birleşiminde "Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) 2024 Yıllık Raporu" ve "2023 Yılı Kamu Denetçiliği Kurumu Raporu Hakkında Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyelerinden Oluşan Karma Komisyon Raporu"nun görüşüleceğini, 7 Ekim'de ise trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren Karayolları Trafik Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlayacaklarını bildirdi. Güler, bu ay itibarıyla süreleri bitecek Cumhurbaşkanlığı tezkereleri olduğunu vurgulayarak, Irak ve Suriye'ye asker gönderme tezkeresinin süresinin 2 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü (UNIFIL) kapsamında Lübnan'da bulunan Türk askerinin görev süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Birleşmiş Milletlerin (BM) Orta Afrika Cumhuriyeti'nde icra ettiği harekat ve misyonlara katılımına ilişkin verilen yetkinin bir yıl daha uzatılmasıyla ilgili Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin görüşmelerini ekim ayı içinde yapacaklarını söyledi. Hakimler ve Savcılar Kuruluna (HSK) seçilecek bir üyelik için TBMM Başkanlığına başvuru sürecinin başladığını dile getiren Güler, Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonun seçimlerini tamamlayarak, bir üyelik için üç üyeyi belirleyeceğini, daha sonra ise Genel Kurul'da kasım ayının ilk haftasında seçimi tamamlamayı planladıklarını belirtti. "Verimli bir çalışma dönemi olması için de üslup, yaklaşım çok önemli" CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, yeni yasama yılından beklentinin yüksek olduğunu belirterek, "Bu dönem parlamentonun nitelikli ve verimli kanunlar yaptığı, halkın derdine derman olacak kanunların hızla geçtiği ve gerçekten parlamentonun halkın gündemi ile yoğunlaştığı bir süreç olmasını temenni ederim." ifadesini kullandı. Demokrasi, özgürlük, hukuk devleti, yargı reformu gibi mutlaka el atılması gereken konularda çalışmalar yapılmasını beklediklerini dile getiren Emir, halkın gerçek sorunlarına eğilen bir parlamento çalışmasına tanık olmak için çaba göstereceklerini ve mücadele vereceklerini aktardı. Parlamentonun denetim görevinin de bulunduğuna dikkati çeken Emir, milletvekillerince verilen yazılı soru önergelerine İçtüzük ve Anayasa gereği süresi içerisinde ve nitelikli cevaplar verilmesini beklediklerini kaydetti. Emir, CHP Grubu olarak yeni yasama yılı dolayısıyla ekim ayı içerisinde milletvekillerinin katılacağı iki gün sürecek bir kamp planladıklarını anlattı. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit ise yeni yasama yılına girerken Türkiye'nin en temel ihtiyacının demokrasi ve adalet ekseninde toplumsal barışı güçlendirecek adımların atılması olduğunu ifade etti. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun çalışmaları kapsamında dinleme aşamasını büyük oranda tamamladığını belirten Koçyiğit, dinleme safhasının ardından komisyonun hukuk aşamasına geçmesini, somut yasa önerileriyle barışa ve demokrasiye katkı sunmasını beklediklerini bildirdi. Partisinin beklentilerine değinen Koçyiğit, şöyle devam etti: "Demokratik entegrasyonun yasal düzenlemelerinin hazırlanması, İnfaz Kanunu, TMK, TCK ve CMK'de yapılacak değişiklikler, kayyum uygulamalarına son verilmesi, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, ayrımcılıkla mücadele ve anadilinde eğitim gibi başlıkların Meclis gündeminde yer almasını önemli ve gerekli görüyoruz. Bu adımların atılması, toplumsal barışın güçlenmesine ve kalıcılık kazanmasına büyük katkı sunacaktır. Biz, Meclisin tüm kesimlerin sözünü duyan, demokratik siyasetin önünü açan bir anlayışla yasa yapmasını bekliyoruz. Kalıcı bir çözüm, güven ortamını tesis etmekle mümkündür. Bunun için de güven ilkesine dayalı, siyasi muhataplık esaslı bir süreç yürütülmelidir." Koçyiğit, Meclisin halkın gerçek sorunlarına çözüm üreten bir irade ortaya koymasının gerekliliğini vurguladı. "Meclisimiz gerekeni yapacaktır" MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, TBMM'nin, geçmiş dönemlerde de pek çok kanuna imza attığını, en demokratik şekilde çalışmalarını yürüttüğünü vurgulayarak, yeni yasama yılında da gündemindeki konulara yönelik aynı şekilde çalışmalarına devam edeceğini belirtti. Önümüzdeki haftadan itibaren trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren Karayolları Trafik Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin görüşmelerine başlanacağını aktaran Akçay, bu hafta, Kamu Gözetimi Kurumuna ilişkin bir raporun görüşmelerinin yapılacağını ifade etti. Akçay, "Tabii süresi dolmak üzere olan Irak, Suriye, Libya, Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü (UNIFIL) gibi süresi dolmakta olan çeşitli tezkereler var, o tezkereler gündeme gelecek. 20 Ekim'den itibaren de Plan Bütçe Komisyonu ve Genel Kurul'da yeni bütçe dönemine giriyoruz. Ondan sonra gündemdeki konular görüşülmeye devam edecek." dedi. "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun çalışmalarına ilişkin konuşan Akçay, "Komisyonun çalışma süresi, TBMM Başkanı tarafından aralık ayının sonuna kadar önceden planlanmıştı. Birkaç ay uzatılır mı uzatılmaz mı onu bilemiyoruz. Neticede bu komisyonun alacağı bazı kararlar olacaktır. Bunun idareye, yasamaya ilişkin hususları olacaktır. Komisyonun alacağı kararlara bağlı olarak da Meclisimiz gerekeni yapacaktır." sözlerini sarf etti. Yeni dönemin hayırlı uğurlu olması temennisinde bulunan Akçay, "Türkiye, kendi gündemine hakimdir. Bu çerçevede TBMM de kendi gündemine hakimdir. Dünyadaki ve bölgemizdeki gelişmeleri dikkate alarak da gerekli adımlar atılacaktır." ifadesini kullandı. İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu ise yeni yasama yılının hayırlı olmasını temenni etti. Verimli bir çalışma dönemi arzusunda bulunan Kavuncu, "Verimli bir çalışma dönemi olması için de tabii üslup, yaklaşım çok önemli. En büyük arzum ve dileğim Meclis'e yakışır ve hiç kimsenin birbirini tahkir etmediği, hakaretin olmadığı, maalesef bunu da söylemek durumunda kalıyorum, fiziki bir müdahalenin de yaşanmayacağı bir çalışma dönemini arzu ettiğimi ve bunun verimli bir çalışmanın olmasının temel şartı olduğunu da buradan ifade etmek isterim." diye konuştu. Kapsayıcılığın önemine değinen Kavuncu, TBMM Genel Kuruluna gelen kanun tekliflerinin herkes tarafından şeffaf bir şekilde konuşulup tartışılmasına zemin hazırlanması gerektiğini vurguladı. Kanun tekliflerinin üzerinde çalışmak için yeterli sürelerinin olmadığını söyleyen Kavuncu, "Arzu ediyoruz ki biz 10-15 gün önümüzde süre olsun. Tali komisyonlarda bu kanun teklifleri değerlendirilsin." ifadesini kullandı. "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun çalışmalarını tamamlamasının ardından yapılacak öneriler kapsamında hazırlanacak kanun tekliflerinin TBMM Genel Kurulunun gündemine gelmesi halinde baştan "ret" oyu vermeyeceklerini ifade eden Kavuncu, "Biz gelecek her kanun teklifini kendi özelinde değerlendiririz. Yani o komisyondan gelecek olan kanun teklifleriyle ilgili düğme baştan zaten yanlış iliklendiği için memleketin hayrına olacak bir netice çıkacağını biz çok düşünmüyoruz. Ama aklıselimle hareket edip rasyonel düşünmek lazım. Her kanun teklifini kendi özelinde değerlendiririz." değerlendirmesinde bulundu. "Çoğulculuğun hakim olduğu bir parlamentoyu inşa etmemiz gerekiyor" Yeni Yol Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştirerek, muhalefet partilerinden milletvekillerinin Meclise sunduğu kanun tekliflerinin görüşülmediğini söyledi. Sesin değil sözün yükseldiği, yumrukların konuşulmadığı bir parlamento arzuladığını dile getiren Özdağ, "Afrika, Asya veya Güney Amerika'daki bazı ülkelere benzemediği, geleneğimize, kültürümüze, tarihimize uygun bir şekilde birbirlerine karşı tahammüllü, toleranslı, saygılı olan bir milletvekilleri topluluğu haline dönüşmemiz gerekiyor. Bunu şimdiye kadar göremedik. Bu da bizi üzdü. Biz istiyoruz ki yumruklar, hakaretler, iftiralar değil, sözler yükselsin, fikirler çarpışsın ve o fikirlerden de hakikat ortaya çıksın." diye konuştu. Parlamentodaki tüm milletvekillerini Meclisteki çalışmalara katılmaya davet eden Özdağ, bu konuda herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğini belirtti. Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "İktidar partisinden, her kanun teklifini muhalefetle görüşerek, daha fazla komisyonlarda tartışarak Genel Kurula getirmelerini istiyoruz. Temel kanunları torba kanun teklifine dönüştürmeden getirmelerinde fayda var. Ama gördüğüm şu ki yasama tam ve kamil manada görevini yapamıyor. İçtüzük zaman zaman çiğnenmekte ve 'ben yaptım oldu' mantığı içerisinde hareket ediliyor. Çoğunluğun hakim olduğu bir parlamento değil, çoğulculuğun hakim olduğu bir parlamentoyu inşa etmemiz gerekiyor. Bunu yapabilecek potansiyelimiz var. İnşallah onu yapabilecek irademiz de ortaya çıkar."

İklim Kanununun Merak Edilenleri Haber

İklim Kanununun Merak Edilenleri

Türkiye'nin ilk "İklim Kanunu" ile iklim değişikliğiyle mücadele yasal altyapıya kavuşturulacak, 2053 net sıfır emisyon hedefinin gerçekleştirilmesi ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yönelik yeni uygulamalar hayata geçirilecek. İklim Kanunu Teklifi, dün TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. İklim değişikliğiyle mücadeleyi yasal altyapıya kavuşturacak olan düzenlemeyle, 2053 net sıfır emisyon hedefinin gerçekleştirilmesi, sera gazı emisyonlarının azaltılması kapsamında bakanlıklara, Ulusal Katkı Beyanı ve strateji belgelerindeki eylemler çerçevesinde sorumluluklar verilecek. Yerel İklim Değişikliği Eylem planları hazırlanacak. Bu eylem planlarında yerinden yönetim ilkesi dikkate alınarak ihtiyaçlar ve riskler belirlenecek. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, kanun ile hayata geçirilecek yeni düzenlemelerle ilgili 10 soru ve yanıtları şöyle: 1- İklim değişikliğiyle mücadelede hangi adımlar atılacak? İlgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından iklim değişikliğinin ekosistemlere ve biyolojik çeşitliliğe etkilerinin azaltılması ve sürdürülebilir ekosistem yönetimi için tedbirler alınacak, denizel ve karasal korunan alanların muhafazası sağlanarak korunan alanların niteliği ve oranı yükseltilecek, iklim değişikliğinden etkilenen veya etkilenmesi muhtemel alanlarda arazi tahribatının dengelenmesi sağlanacak. Çölleşme ve erozyonla mücadele ile ağaçlandırma ve toprak muhafaza kapsamında orman dışı alanlarda oluşturulan yutak alanların, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda sürdürülebilir yönetimi sağlanacak. 2 - Sera gazı emisyonlarının azaltılması için neler yapılacak? Sera gazı emisyonları, Ulusal Katkı Beyanı, net sıfır emisyon hedefi ve İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından yayımlanan veya güncellenen strateji ve eylem planları doğrultusunda azaltılacak. Ulusal Katkı Beyanında sektörel bazda belirtilen sera gazı emisyonlarının azaltımı faaliyetleri, ilgili kurum ve kuruluşlara mevzuatla verilen görev ve sorumluluklar dahilinde gerçekleştirilecek. 3 - İklim değişikliğine ilişkin eylem ve strateji planları nasıl hazırlanacak? İklim değişikliği strateji ve eylem planları, sera gazı emisyonlarının azaltımı ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla İklim Değişikliği Başkanlığı koordinasyonunda, ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği ile dönemsel olarak ulusal ölçekte hazırlanacak. 4 - İllerde hangi çalışmalar hayata geçirilecek? İlin şartlarına uygun olarak strateji, eylem ve uygulama alanlarını belirlemek ve bunların uygulanmasını sağlamak üzere her ilde vali başkanlığında, ilgili kurum ve kuruluşların varsa il veya bölge teşkilat temsilcileri ile yerel yönetimlerin temsilcilerinden oluşan İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu kurulacak. Kurulun sekretaryasını Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı taşra teşkilatı yürütecek, kurulun çalışma usul ve esasları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca belirlenecek. 5 - İklim değişikliğiyle mücadelede yatırımlar ve finansal kaynaklar için neler yapılacak? Kurum ve kuruluşlarca iklim değişikliği ile mücadele amacıyla yapılacak faaliyetler ve yatırımlar için iklim finansmanı ve iklim değişikliğiyle mücadele teşviki kaynaklarının geliştirilmesi, kullanılması, sigorta araçlarının geliştirilmesi, yeşil ve sürdürülebilir sermaye piyasası araçlarının, banka finansmanının ve diğer finansman araçlarının teşvik edilmesi esas olacak. İklim Değişikliği Başkanlığı, ulusal, sektörel ve tematik raporlar hazırlayacak, finansal kaynakları iklim değişikliğiyle mücadele yatırımlarına yönlendirmeyi kolaylaştırmak üzere iklim değişikliği teşvik mekanizmaları geliştirecek, Türkiye Yeşil Taksonomisini kuracak ve yürütecek. 6 - Emisyon Ticaret Sistemi nasıl kurulacak? Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından kurulacak, ulusal tahsisat planlaması hazırlanacak ve tahsisatların dağıtımı yapılacak. Bu kapsamda esneklik mekanizmaları ile piyasa istikrar mekanizmaları da geliştirilebilecek. Piyasa işletmecisi ETS piyasasını işletecek. 7 - Sera gazı emisyonlarına neden olan işletmeler için hangi sistem uygulanacak? Doğrudan sera gazı emisyonlarına neden olan faaliyetleri yürüten işletmelerin, bu faaliyetleri gerçekleştirebilmek için İklim Değişikliği Başkanlığından "sera gazı emisyon izni" alması zorunlu olacak. Sera gazı emisyon izninin geçerlilik süresi içerisinde tesisin niteliğinde veya işleyişinde gerçekleşen değişiklikler ile sera gazı emisyon izni sahibi gerçek veya tüzel kişilerde meydana gelecek değişiklikler neticesinde sera gazı emisyon izni İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından güncellenecek veya iptal edilecek. 8 - Ozon tabakasını incelten madde kullananlar için yaptırımlar ne olacak? Ozon tabakasını incelten maddeleri kullanan, ithal eden, ticaretini yapan ve piyasaya arz edenlere 2,5 milyon lira, bu maddeleri içeren ürünlere veya ekipmana bakım, onarım ve servis amaçlı hizmet veren gerçek ve tüzel kişilere 250 bin lira, bu maddeleri içeren ürünlerin veya ekipmanın etiketlenmesi hükümlerine uymayanlara 120 bin lira idari para cezası verilecek. 9 - Sera gazı emisyonuna ve florlu sera gazına ilişkin yasaklara uymayanlara hangi cezalar verilecek? Sera gazı emisyonlarının takibine ilişkin yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak doğrulanmış sera gazı emisyonu raporunu süresi içerisinde sunmayanlara, 500 bin liradan 5 milyon liraya kadar idari para cezası uygulanacak. Florlu sera gazlarına ilişkin usul ve esaslara, yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak, florlu sera gazlarını kullanan, ticaretini yapan ve piyasaya arz edenlere, 2,5 milyon lira idari para cezası uygulanacak ve 3 aydan 6 aya kadar Hidroflorokarbon Kontrol Belgesi verilmeyecek. 10 - Yeni uygulamalarla ilgili planlama ve uyarlama süresi ne kadar olacak? Mevzuata ve planlama araçlarına ilişkin hazırlama ve uyarlama yükümlülükleri ilgili kurum ve kuruluşlarca en geç 31 Aralık 2027 tarihine kadar yerine getirilecek. Cumhurbaşkanı, bu süreyi bir yıla kadar uzatmaya yetkili olacak. Yerel iklim değişikliği eylem planları, en geç 31 Aralık 2027'ye kadar hazırlanacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, bu süreyi bir yıla kadar uzatabilecek.

Meclis Tezkeresi Kabul Edildi Haber

Meclis Tezkeresi Kabul Edildi

TBMM Genel Kurulunda, İsrail'in saldırganlığıyla başlayan ve derinleşen İran ile çatışmalı sürece karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi oybirliğiyle kabul edildi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un imzasını taşıyan tezkere, Genel Kurulda okundu. Tezkerede, TBMM tarafından, İsrail'in uzun yıllardır sürdürdüğü hukuka aykırı, soykırımcı politikaların tüm dünyayı tehdit ettiğinin hassasiyetle takip edildiği belirtildi. Gazze'de on binlerce masumun katledilmesine neden olan saldırıların ardından İran'a yapılan saldırıların, İsrail yönetiminin bölgesel barışı topyekun hedef alan bir çatışma stratejisi yürüttüğünü açıkça ortaya koyduğu vurgulanan tezkerede, şu ifadelere yer verildi: "On yıllardır devam eden işgal, sistematik baskı ve ayrımcılığa ek olarak artık soykırımla mücadele eden ve yardıma erişemediği için açlıkla sınanan Filistin halkı varoluş mücadelesi vermeye devam etmektedir. İsrail hükümeti ve ordusu, yardım sırasında bekleyen sivilleri ve çocukları hedef alarak insanlığa karşı işlenen suçlar kategorisinde yer alan uygulamalarına ağır bir suç daha eklemiştir. Öte yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırıları, bölgedeki gerilimi tırmandırmakta ve geniş çaplı savaş riskini beraberinde getirmektedir. Bu saldırı, uluslararası işbirliği ve nükleer müzakereler konusunda devam eden sürece karşı yapılmış provokatif ve tehditkar bir adımdır. İşgalci İsrail'in bölgesel savaşın da faili olduğu açıkça görülmektedir." "Bölgede kalıcı bir çözümün tesisi için girişimlerimizi sürdüreceğiz" Tezkerede, Filistin'in yanı sıra Suriye, Lübnan ve Yemen'de süregelen İsrail saldırılarının, (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümetinin çatışmayı yayma niyetinin yansımaları olduğuna işaret edilerek, bu süreçte TBMM'nin, bölgedeki tüm masum halkların yanında, savaşın ve İsrail katliamlarının karşısında olduğu vurgulandı. Tezkerede, şunlar kaydedildi: "Kuşkusuz, Netanyahu ve bazı hükümet üyeleri hakkında hem ülkesinde hem de uluslararası yargı organlarında devam eden hukuki süreçler, bu yönetimi soykırımcı olarak tescil edecektir. İsrail'in bu saldırganlığı ve uyguladığı devlet terörü İsrail'i ve ona destek veren emperyalist güçleri halklar nezdinde çoktan mahkum etmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak; İsrail'in başta Gazze halkına karşı sürdürdüğü soykırım olmak üzere bölgesel barışı tehdit eden tüm eylemlerini ve son olarak İran'a yönelik saldırılarını en güçlü şekilde kınıyoruz. İsrail'in saldırganlığı karşısında sessiz kalan tüm uluslararası kurumları ve hükümetleri, uluslararası hukuk ve diplomasi temelinde sorumluluk almaya çağırıyoruz. Bilinmesini isteriz ki barışı önceleyen ve insan hayatını esas alan bir anlayışla, bölgede kalıcı bir çözümün tesisi için girişimlerimizi sürdüreceğiz. Bu çerçevede, uluslararası toplumdan da İsrail'in durdurulması için kararlı ve ilkeli bir duruş sergilemesini bekliyoruz. Bölgede adil, kalıcı ve hakkaniyete dayalı bir barışın tesisi için gösterdiğimiz diplomatik çabaların arkasında durduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz." TBMM Başkanlığı tezkeresi, Genel Kurulda oylamaya sunuldu. Tezkere, oybirliğiyle kabul edildi.

Eyyüpoğlu’na Yeniden Görev Verildi Haber

Eyyüpoğlu’na Yeniden Görev Verildi

AK Parti'de, 28. Yasama Dönemi'nin ikinci devresinde görev yapacak Meclis Başkanvekili, Meclis Başkanlık Divanı katip üyeleri ve TBMM İdare Amiri belirlendi. AK Parti Grubu, TBMM Grup Başkanı Abdullah Güler başkanlığında basına kapalı toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ TBMM Başkanvekili; Mersin Milletvekili Havva Sibel Söylemez, Ankara Milletvekili Kurtcan Çelebi, İstanbul Milletvekili Rümeysa Kadak, Kütahya Milletvekili Adil Biçer, Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven, Adıyaman Milletvekili İshak Şan katip üye olarak seçildi. TBMM İdare amirleri ise Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Eyyüpoğlu, İzmir Milletvekili Alpay Özalan ve İstanbul Milletvekili Hasan Turan olarak belirlendi. TBMM Genel Kurulunda bugün AK Parti'nin yanı sıra TBMM'de grubu bulunan diğer siyasi partilerin TBMM Başkanlık Divanı'nda partilerine düşen üyelikler için belirlediği isimler ile ihtisas komisyonlarındaki milletvekillerinin isimleri okunarak oylamaya sunulacak. AK Parti Grup Başkanı Güler soruları yanıtladı AK Parti Grup Başkanı Güler, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Afyonkarahisar Milletvekili Yurdunuseven, Adıyaman Milletvekili Şan'ın AK Parti'nin yeni katip üyeleri olacağını bildiren Güler, komisyon üyelerinin bugün Genel Kurul'da okunacağını, gelecek hafta komisyonların başkanlık divanlarının da belirleneceğini ifade etti. Güler, Meclis Başkanlığına yeni kanun teklifleri sunacaklarını, bunun için komisyonların başkanlık divanının bir an önce oluşması gerektiğini vurguladı. Bir gazetecinin "trafik cezalarının yüksek olmasıyla alakalı tepkiler" olduğunu belirtmesi üzerine Güler, "En son bir etki analizi aldık. 140 kilometrenin üstünde olan otoyollarda ölümlü trafik kazası yok. Ama 80-90 kilometre üst sınırı olan yerlerde maalesef aşırı hızdan ve ani manevradan dolayı bayramda kazalar oldu. Yaklaşık 3 yıldır her yıl 6 bin 350 vatandaşımızı kaybediyoruz. 3-4 yıldır bu sayı düşmüyor." değerlendirmesinde bulundu. Kırmızı ışık ihlali, aşırı hız ve ani manevra da denilen şerit değişimini bunların sebebi olarak sıralayan Güler, caydırıcı cezaların ortaya konulması gerektiğinin altını çizdi. Güler, vatandaşların tepkilerinin yüksek cezalardan değil, radar uygulamalarından kaynaklandığını söyledi. AK Parti Grup Başkanı Güler, trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren kanun teklifinde bir değişikliğe gidilmesini düşünmediklerini bildirdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.