Uygulamalarımız appstore googleplay

#Sulama

gazeteci63.com - Sulama haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sulama haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

GAP Yatırımlarında Son Durum Haber

GAP Yatırımlarında Son Durum

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kurak topraklarına 36 yıldır suyla bereket taşıyan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında yüzde 61'i tamamlanan sulama yatırımlarının, 2028'e kadar bitirilmesiyle 500 bini aşkın ek istihdamın sağlanması hedefleniyor. AA muhabirinin, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının kuruluşunun 36'ncı yıl dönümü dolayısıyla yaptığı derlemeye göre GAP, Cumhuriyet tarihinin en büyük bölgesel kalkınma projelerinden biri olarak kabul ediliyor. 9 ili kapsayan dev kalkınma hamlesi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, 27 Ekim 1989 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ve 6 Kasım 1989 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 388 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kuruldu. Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak illerini kapsayan GAP Bölgesi Türkiye yüzölçümünün yaklaşık yüzde 10'unu nüfusun ise yüzde 9,7'sini oluşturuyor. Proje, ilk olarak 1977'de "su ve toprak kaynaklarının geliştirilmesi" amacıyla başlatıldı, 1989'da hazırlanan GAP Master Planı ile birlikte kapsamı genişletilerek tarımın yanı sıra enerji, sanayi, turizm, ulaşım ve yenilenebilir enerji gibi birçok sektörü içine alan çok yönlü bir kalkınma modeline dönüştü. Hedef 2028'te sulama projesini tamamlamak GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Hasan Maral, AA muhabirine, GAP bölgesinin Türkiye'nin tarımsal üretim lokomotif durumda olduğunu söyledi. Maral, pamuk üretiminin yüzde 70'i, kırmızı mercimeğin yüzde 98'i, buğdayın yüzde 20'si, mısırın yüzde 25'inin bölge illerinden üretildiğine dikkati çekti. GAP'ta planlanan 1,1 milyon hektarlık sulama alanının yüzde 61'ine denk gelen yaklaşık 675 bin hektarın bugün suyla buluşturulduğunu belirten Maral, 2028'e kadar 436 bin hektarlık ilave alanın daha sulamaya açılmasını hedeflediklerini dile getirdi. Bölgedeki kalkınmaya desteğiyle GAP'ın rüştünü ispatladığını vurgulayan Maral, şöyle devam etti: "Güneydoğu Anadolu Bölgesi, GAP'a yapılan yatırımlar sayesinde önemli mesafe aldı. Bu ilerlemeleri ihracat rakamlarından sosyal göstergelere kadar birçok bileşende görebiliyoruz. Geçtiğimiz yıllarda iki ayrı eylem planı uygulandı üçüncüsüne geçtik. Yeni plan 2024-2028 yıllarını kapsayacak ve bu çerçevede çok sektörlü birbirini tamamlayan bir yaklaşım barındıracak." Ek 500 bini aşan istihdam sağlanacak Maral, GAP kapsamındaki yatırımların sanayi, hizmet ve tarım sektörlerinde dolaylı olarak yaklaşık 2,5 milyon kişiye istihdam sağladığına vurgu yaptı. Bu istihdamın sulama alanlarının genişlemesi, üretim zincirlerinin oluşması, lojistik, gıda işleme, tekstil ve enerji gibi alanlarda oluşturulan yeni iş imkanlarını kapsadığını anlatan Maral, "Söz konusu sulama projesinin tamamlanmasıyla birlikte 500 bini aşan önemli bir istihdamın sağlanmasına da imkan tanıyacak. Böylece toplam istihdam sayısı doğrudan veya dolaylı 3 milyonu aşacak." şeklinde konuştu.

Şanlıurfa’da Su Tasarrufu Uyarısı Haber

Şanlıurfa’da Su Tasarrufu Uyarısı

Uzmanlar, küresel iklim değişikliğine bağlı gelişen kuraklıkta tarımsal faaliyetlerde suyun daha etkin ve randımanlı kullanımını sağlayacak yöntemlere başvurulması gerektiğini önerdi. Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen, AA muhabirine, iklim değişikliğine bağlı kuraklığın tarımsal üretimi olumsuz etkilediğini söyledi. Kuraklığın devam edeceğini ve suyun daha etkin kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Öztürkmen, tarımda kullanılan suyun tasarruf ve tarımsal sulama yöntemlerinin hızlı şekilde yaygınlaştırılması gerektiğini anlattı. Öztürkmen, şöyle devam etti: "Kuru tarım arazileri için kuraklığa dayanıklı ya da suyu depolayıcı yöntemleri kullanarak tarımsal üretimimizi artırmak zorundayız. Gelecek su dünyasında mutlaka ve mutlaka bu tür kuraklıklar yaşanacaktır. Yapmamız gereken şey bir an önce sulama randımanının yanı sıra suyun daha etkin kullanımını sağlamak. Kuru tarım arazisinde suyu depolayıcı, suyu toprakta tutucu yöntemleri kullanarak suya sahip çıkmamız şart." Önümüzdeki dönemlerde su için daha çok önlem alınması gerektiğini ifade eden Öztürkmen, "Ülkemizde kullanılan suyun ancak yüzde 50'si tarımda randımanlı şekilde kullanılmaktadır. Hatta bugün Harran Ovası'na baktığımızda sulama randımanının yüzde 40 civarında olması oldukça düşündürücü." dedi. Dijitalleşmeyi tarım sistemlerinde de kullanmak gerektiğine dikkati çeken Öztürkmen, "Sulu tarım yapılan arazilerdeki kullanılan modern sulama sistemleriyle verimlilik yüzde 300 civarında artırılabiliyor. Önümüzdeki günlerde suyun daha etkin kullanılabilmesi için modern sulama sistemlerini kullanarak suda tasarruf yapalım. Dünyada şu anda dijital verilerle, uydularla ya da elektronik sistemlerle suyun kullanımı etkinleştiriliyor. Kuraklık olduğu dönemlerde bile daha etkin su kullanımı sağlayarak verimi artırıcı çalışmalar yapılmakta. Dijital elektronik sistemlerin yaygınlaştırılmasını ve suyun en modern sulama yöntemleriyle kullanılmasını tavsiye ediyorum." diye konuştu. Birçok bölgede bitki ihtiyacının neredeyse iki katı kadar su kullanılıyor Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Çullu da Türkiye'de yaklaşık 6,5 milyon hektar alanın sulandığını ifade etti. Doğru sulama yapılmadığını aktaran Çullu, birçok bölgede bitki ihtiyacının neredeyse iki katı kadar su kullanıldığını kaydetti. Yaptıkları araştırmalarda özellikle basınçlı yağmurlama sulama teknikleri dışında dijital sulama teknikleriyle verim kaybı olmadan ortalama yüzde 30 su tasarrufu yaptıklarına dikkati çeken Çullu, şunları söyledi: "Dijital sulama tekniklerinde çiftçinin arazisine birtakım sulama, akıllı sulama sistemleri yerleştiriliyor. Nem, sıcaklık sensörleri ayrıca bu sulama teknolojisini internet üzerinden cep telefonuna bağlayıp toprağın ne zaman suya geleceğini, bitkinin su ihtiyacına göre rahatlıkla kontrol edebiliyorsunuz. Böylelikle hem kolaylık hem de ciddi miktarda su tasarrufu sağlanıyor. Yaptığımız çalışmalarda verim artışı bile var." Hassas tarım teknolojilerini GAP alanına yaygınlaştırmaya çalıştıklarını ifade eden Çullu, suyun ve toprağın hassas şekilde korunarak yönetilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Şanlıurfa GAP İle Suya Kavuşuyor Haber

Şanlıurfa GAP İle Suya Kavuşuyor

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında suyla bereketlenen Şanlıurfa'da ürün çeşitliliğiyle verimde artış yaşanırken iyi tarım uygulamaları ve organik tarım yapılan alanlar da genişliyor. Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak'ın yer aldığı 9 ili kapsayan GAP bölgesindeki yatırımların koordinasyonu için 6 Kasım 1989'da kurulan GAP Bölge Kalkınma İdaresi, bölgedeki kamu yatırımlarının çatı kuruluşu olarak faaliyet yürütüyor. Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımlarından olan GAP kapsamında suyun toprakla buluşması sayesinde bölgede sebze, meyve ve endüstri bitkilerinin ekim alanı ve veriminde büyük artış yaşandı. Kentte, çevre, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen tarımsal üretimin yapılması, doğal kaynakların korunması, tarımda izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik ile güvenilir ürün arzının sağlanmasının yanı sıra ekolojik dengenin korunması amcayla çiftçiler, iyi tarım uygulamasına ve organik tarıma teşvik ediliyor. Tarım ve Orman Bakanlığının çalışmaları ve destekleri sonucu kentte, iyi tarım uygulama alanı 15 bin hektara, organik tarım alanı ise 19 bin hektara çıktı. Şanlıurfa'da üreticilere 2016'dan bu yana iyi tarım uygulamalarında 119,6 milyon lira, organik tarım da ise 113,2 milyon lira destek sağlandı. Çiftçi iyi tarım uygulamalarına yönlendiriliyor Şanlıurfa İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, AA muhabirine, kentte GAP'ın katkısıyla 618 bin hektar tarım arazisinin sulandığını söyledi. Aksoy, iyi tarım uygulamaları kapsamında devlet tarafından takip edilen ve sahada da az gübre, az ilaç ve kaliteli tohum ile üretim yapıldığını anlattı. Çiftçileri iyi tarım uygulamalarına yönlendirmeye çalıştıklarını belirten Aksoy, şöyle konuştu: "Devletimiz bu konuda kentimizde 15 bin hektar alanda iyi tarım uygulamalarına destek veriyor. Şu anda 874 çiftçi pamukla ilgili iyi tarım uygulamaları yapıyor. Çiftçiler, hem az ilaç hem az gübre hem de az su kullanarak tekniğine uygun doğru bir gübreleme sistemiyle pamuk yetiştiriyorlar. İyi tarım uygulamalarıyla yetiştirilen ürünlerin fiyatı da daha yüksek oluyor. Ayrıca iyi tarım uygulamalarıyla çiftçimize daha fazla destek veriyoruz ve çiftçimizi iyi tarım uygulamalarına yönlendirmeye çalışıyoruz. Çevreye olan zarar az oluyor. Su ve toprak daha çok korunuyor. Biz iyi tarım uygulamalarını Tarım ve Orman Bakanlığı olarak destekliyoruz ve sahada da bunu çiftçimize anlatıyoruz. Ayrıca sadece Şanlıurfa'mızda değil Türkiye'nin her yerinde iyi tarım ve organik tarım ile ilgili bakanlığımız destek veriyor." Organik tarım alanlarının da genişlediğini aktaran Aksoy, "Kent genelindeki 19 bin hektar alanda organik tarım yapıyoruz. Burada da 740 çiftçimiz var. Buğday, mısır, mercimek, kütlü pamuk ve coğrafi işaret aldığımız Suruç narında biz organik tarım yapıyoruz. Organik tarımla da ayrıca çiftçilerimiz devletimizden destek alıyor. Bu hem onların ekonomisine katkı sunuyor hem de bizim ülkemizdeki organik tarımla ilgili olan sertifikalı ürünleri arttırarak ihracat ayağımızı arttırıyor." değerlendirmesini yaptı. Aksoy, rejeneratif tarımla da yılda en az 2 ürün aldıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "İlimizde rejeneratif tarım dediğimiz pamukta uyguladığımız toprağı dinlendirerek işlem yapma var. Biz burada tarlada en az 2 ürün alıyoruz. Birinci ürün pamuktan önce mercimek, arpa veya soya ikinci ürün olarak bunları ektiriyoruz. Hem toprak dinlenmiş oluyor hem de bu baklagil bitkileri olduğu için toprağın azot olarak ve organik maddece zenginleşiyor. Ayrıca buradaki kullanılan ilaç ve gübre azaldığı da pamuğun kalitesini artıyor. Özellikle de şu anda bu sertifikalı pamukla ilgili rejeneratif tarıma ayrı bir destek veriyoruz. Biz de ilimizde bunu şu anda uyguluyoruz. İnşallah Şanlıurfa'mızda bu tarım sistemini geliştirerek bütün üreticilerimize yaymaya çalışacağız." Üreticiler daha karlı satış yapabiliyor İyi tarım ve organik tarım sertifikası olan üreticilerin ürünleri yüksek fiyattan sattığını dile getiren Aksoy, "İyi tarım ve organik tarım sertifikası olan üreticilerimiz kendi ürünlerini diğer ürünlerden yüzde 80 daha fazla fiyata satabiliyorlar." dedi. Mehmet Aksoy, sözlerini şöyle tamamladı: "Özellikle organik tarım yapan üreticilerimizin bu konuda Türkiye'deki birçok firmaya, market zincirine anlaşmalı ve sözleşme olarak üretim yaptığını biliyoruz. Bizim de Şanlıurfa'mızda sözleşmeli olarak organik üretim yapan ve bu firmalara ürünlerini satan üreticilerimiz var. Bu konudan çok memnunlar. İnşallah bu sistemi geliştirerek devam ettirmeye çalışacağız. İyi tarımda da organik tarımda da bizim amacımız gübreyi, ilacı azaltmak, çevreyi, suyu korumak ve insanımızı gelecek nesillere hazırlamak. Tarım ve Orman Bakanlığımız bu konuda çok büyük destekler veriyor. Bununla ilgili de üreticilerimizi Tarım ve Orman Müdürlüklerimize bekliyorum."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.