Uygulamalarımız appstore googleplay

#Recep Tayyip Erdoğan

gazeteci63.com - Recep Tayyip Erdoğan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Recep Tayyip Erdoğan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Şanlıurfa’da 29 Ekim Coşkusu Haber

Şanlıurfa’da 29 Ekim Coşkusu

Cumhuriyetin ilanının 102. Yılında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Şanlıurfa’da da coşkuyla kutlandı. Osmanbey Şehitliğinde Şehitler Anıtına önceki gün çelenk sunumuyla başlayan kutlamalar bugün de Valilikte tebriklerin kabulüyle devam etti. Vali Hasan Şıldak’ın Valilikte tebrikleri kabulünün ardından geçit töreni Cumhuriyet Caddesinde gerçekleştirildi. Vali Hasan Şıldak’ın halkı selamlamasıyla başlayan program saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla devam etti. Günün anlamına uygun şiirlerin de okunduğu programda, halk oyunları gösterileri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhuriyet Bayramı’na ilişkin mesajı okundu. Programda bir konuşma yapan Vali Hasan Şıldak, “Bugün Cumhuriyetimizin, ulu çınarımızın 102’nci kuruluş yıl dönümünü milletçe, ülke olarak hep birlikte, tek yumruk olarak büyük bir coşkuyla kutluyoruz. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” dedi. Sözlerini sürdüren Vali Şıldak, “Konuşmamın başında Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve bu topraklar için tarihimiz boyunca kanını dökmüş, şehadet mertebesine ulaşmış bütün şehitlerimizi ve ebediyete uğurladığımız kahraman gazilerimizi rahmetle, şükranla yad ediyorum. Cumhuriyete giden yol çok meşakkatli, çok zorlu, çok badirelerle dolu ama milletimizin eseri olan bu ulu çınarın oluşumu kahramanlıklarla dolu, cesaret ve üstün meziyetlerin, milletimizin hasletlerimizin zuhur ettiği, gün yüzüne çıktığı, bir kez daha tezahür ettiği çok, çok üstün bir başarının hikayesidir. Cumhuriyetimizin kuruluşu her Türk'ün, her çocuğumuzun, her gencimizin, milletimizin her ferdinin hafızasına kazınması gereken büyük bir ders ve gönüllerinde bir sevgi yumağına dönüşmesi gereken bir vatan aşkı olmalıdır. Cumhuriyetimiz ne getirdi diye baktığımızda tam bağımsızlık getirdi. Özgürlük getirdi. Milletimizin tekrar dirilişi olarak bir yapıya kavuşmamızı ve bugüne kadar güçlü bir şekilde ilerlememizi getirdi. Milli birliğimizi oluşturdu. En önemli şeylerden biri de milletçe bir bütün olarak 7'den 77'ye her rengimizle, mozaik gibi olan bu ülkemizde ve Şanlıurfa'mızda, en güzel örnek de Şanlıurfa, huzur içinde, barış içinde, birlik bütünlük içinde yaşamamızı sağladı. Yine en önemli şeylerden biri demokrasiyi getirdi ülkemize. Nasıl elde edildi diye baktığımızda işte şehitlerimizle, gazilerimizle ve vatan kavramıyla şekillenen bir felsefeyle, bir yaklaşımla, ülke sevgisiyle, adanmışlıkla, tarihimizin bize yüklediği misyonla, birikimle ve inançla, iradeyle sapmadan, olduğu gibi görünerek samimi vatan sevdasıyla, rol yaparak değil, fesatlıkla değil, ülke sevgisiyle bugünlere geldik. Şehitlerimizin kanlarıyla, cesaretle, liderlikle ve milletimizin tek yumruk olmasıyla bugünlere geldik. Şimdi değerli vatandaşlarımız, şimdi bu mücadele devam etmiyor mu sanıyoruz? Bu mücadele hep devam edecek. Anadolu coğrafyasında bizim varlığımız inşallah ilelebet devam edecek. Bu mücadele de durmayacak. Hakimiyet için, bu topraklara hükmetmek, burada insanlığa hizmet etmek ve her mazluma el uzatan bir inancın neferleri olarak varlığımızı sürdürmek için, güçlü bir şekilde sürdürebilmek için mücadeleye mecburuz. Güçlü olmanın yolu da gelişmektir, kalkınmaktır. Ülke olarak, millet olarak, şehir olarak ve bireysel olarak elbette ki hepimize sorumluluklar düşmektedir. Bunun için iki önemli husus, altını çizmek istediğim iki önemli nokta var. Birisi elbette ki Büyük Önder'in de ifade ettiği gibi çok çalışmaktır. Herkesin işini en iyi yapmasıdır. Elinden geleni değil, elinden gelenin fazlasını bu ülke için ortaya koymasıdır. İkincisi de yine hepimizin çok iyi bildiği gibi birliğimizin, bütünlüğümüzün hiçbir yara almadan, zedelenmeden vücut bulmasıdır. Şanlıurfa'nın gelişmesi de ülkemizin gelişmesi de bu iki faktörle çok yakından ilişkilidir. Güvenliğimiz, huzurumuz, gençliğimizi geleceğe hazırlamak, eğitim, sanayi, turizm, kültür, her alanda gelişme ve topyekûn kalkınmak için seferberlik ölçüsünde birlik içinde, bütünlük içinde çalışmak durumundayız. Bu çalışmayı da yaparken iyi niyetle, samimiyetle ve Sayın Cumhurbaşkanımızın sözlerinde de ifade bulduğu gibi yeni süreçte, yeni süreci, terörsüz Türkiye sürecini çok iyi okuyarak Cumhuriyetimizin bize yüklediği misyonu çok iyi idrak ederek birlikte başaracağız. Bu vesileyle Cumhuriyet Bayramımız bizler için içimizdeki ülke sevgisini, çalışma arzusunu ve bu ülke için, bu vatan için ne yapabilirim sorusunu tekrar tekrar sormak ve cevap bulmak için iyi bir fırsattır. Tazelenmek, yenilenmek için, güç birliği yapmak için çok iyi bir fırsattır. Ülkemize sevdamızı, vatanımıza borcumuzu hatırlama zamanıdır. Cumhuriyetimizin kuruluş yıldönümünü canı gönülden kutluyorum. Her birinizin Cumhuriyet Bayramının coşkuyla, heyecanla, her yıl artan bir gururla ve atalarımıza, büyüklerimize layık olmak sıfatıyla bize nasip olmasını temenni ediyorum” diye söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarına da atıfta bulunan Vali Şıldak, “Sayın Cumhurbaşkanımızın dün savunma sanayimizin çok önemli bir hamlesini açıklarken yaptığı konuşmalara bazı atıflar yaparak sürdüreceğim. Cumhurbaşkanımız şöyle söylüyor: Hedeflerimize giden yolda önümüze çıkan ve çıkartılan engeller bizi sadece yavaşlatır. Belki biraz geciktirir ama hedefe varmamıza asla mâni olamaz. Ya bir yol bulur ya da bir yol açar, eninde sonunda hedeflediğimiz yere ulaşırız. Risk ve tehditlerin asimetrik biçimde arttığı bu dönemin farkına en erken varan ülkelerden biri Türkiye olmuştur. Son 23 yılda savunma sanayi, diplomasi ve güvenlik başta olmak üzere attığımız adımlarla Türkiye'yi göz ardı edilemez bir ülke haline getirdik. Mazlumun zalime boyun eğmediği, güçlünün güçsüzü ezmediği adil bir dünya için diplomatik, askeri, siyasi, ticari ve ekonomik tüm imkanlarımızı seferber ettik. En sıkıntılı zamanlarda dostlarımızın yardımına koştuk, kardeşlerimizin yaralarını sardık. Türkiye bize nerede ihtiyaç duyulduysa imkanlarımız ölçüsünde elimizden geleni hiçbir bagaj taşımadan yapmaya gayret ettik. Bununla birlikte muhannete muhtaç olmamak için de kendi teknolojimizi kendimiz üretmeye başladık. Savunma sanayinde devletimizin desteği, özel sektörün dinamizmiyle birleşince hamdolsun son yıllarda büyük bir ivme yakaladık. İHA'larımızla, SİHA'larımızla, son teknolojiye sahip hava, kara ve deniz araçlarımızla destan yazmaya devam ediyoruz. Artık takip eden değil, takip edilen bir devletiz. Türkiye yüzyılına giden yolda dönülmesi gereken kavşakların başında yarım asırlık terör musibetinden ülkemizi kurtarmak geliyor. On binlerce vatan evladını şehit verdiğimiz, ekonomimize 2 trilyon dolar maliyeti olan terör bataklığını inşallah 86 milyon el ele verip hep birlikte kurutacağız. Bu noktada sabırlıyız, samimiyiz, soğukkanlı bir şekilde menzile yürüyoruz. Hedefe yaklaştıkça ülkemizin bu meseleyi çözmesini istemeyen odakların süreci rayından çıkarmaya dönük operasyonlarının artacağının elbette farkındayız. Allah'ın izniyle bu tuzakların hiçbirine düşmeyeceğiz. Her ne bahaneyle, her ne gerekçeyle olursa olsun aramıza nifak sokmak isteyenlere aldanmayacağız. Bizim gayemiz belli, niyetimiz açıktır. Nesillerin heba olmadığı, annelerin ağlamadığı, barışın, kardeşliğin, güvenliğin, huzur ve refahın hüküm sürdüğü bir iklimin bölgemizde hâkim kılınmasıdır istediğimiz. Ortak bir iradeyle inşallah önce terörsüz Türkiye'yi, ardından da terörsüz bölgeyi en kalıcı eserimiz olarak bu ülkenin evlatlarına kazandıracağız diyor ülkemizin başkanı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. Ben de bu sözlerle konuşmama son verirken Şanlıurfa'mıza, Peygamberler şehrimize, bu kadim medeniyetlerin beşiği olan Anadolu toprağının en güzide parçası Şanlıurfa'ya şunu seslenmek istiyorum. Elbette ki önümüzde çok yolumuz var ama birbirimizi sevmek, bayrağımıza aşk derecesinde bağlanmak ve birlik bütünlük içinde olmak kaydıyla aşamayacağımız hiçbir engel, ulaşamayacağımız hiçbir hedef yoktur. Cumhuriyet bize bu imkanları sağladı, sağlamaya devam edecek. Bu vesileyle her birinizi ayrı ayrı bayramını kutluyor, saygıyla selamlıyorum” ifadelerini kullandı. Geçit töreni ile devam eden program hatıra fotoğraflarının çekilmesinin ardından sona erdi.

500 Bin Sosyal Konut Yolda Haber

500 Bin Sosyal Konut Yolda

Türkiye'nin her şehrinde inşa edilecek 500 bin sosyal konut projesinin detayları cuma günü açıklanacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılmasının beklendiği törende, 2022'de başlatılan "İlk Evim Projesi" kapsamında sosyal konutların inşa edildiği Başakşehir ilçesinin Kayabaşı Mahallesi'nde gerçekleştirilecek. Bakan Murat Kurum'un da katılacağı törene, tüm illerin milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri davet edildi. Törende, İlk Evim Projesi kapsamında konutları tamamlanan ailelere anahtar teslimi yapılacak. Yeni yapılacak 500 bin sosyal konut projesinin örnek dairelerinin de bulunduğu bölgedeki törende, inşa edilecek evlerin büyüklüklerine, ödeme durumuna ve kimlerin faydalanacağına yönelik ayrıntılar açıklanacak. Projeyle bir yandan afet riskine karşı güvenli konutlar inşa edilirken diğer yandan vatandaşların 81 ilde uygun koşullarla konuta erişimi sağlanacak. Aynı proje kapsamında İstanbul'daki fahiş kira artışlarını dengelemek, vatandaşların konuta erişimini kolaylaştırmak için TOKİ eliyle ilk kez kiralık sosyal konut uygulaması da hayata geçirilecek. Piyasa rayiç bedelinin yarısına kiraya verilecek bu konutlardan, belirlenen kriterlere uygun vatandaşlar faydalanabilecek. Türkiye'nin 81 ilinde toplam 500 bin sosyal konutun inşa edileceği projede, şehit yakını ve gazilere, emeklilere, gençlere, en az 3 çocuğu olan ailelere kontenjan ayrılması planlanıyor.

Kaya “Biz Bu Gençliğe Güveniyoruz” Haber

Kaya “Biz Bu Gençliğe Güveniyoruz”

"Gençlerimiz, bu ülkenin geleceğine ve istikbaline, Recep Tayyip Erdoğan'ı 2028 seçimlerinde yeniden başkan seçtirerek yeniden sahip çıkacak, biz bu gençliğe güveniyoruz" dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, "Gençlerimiz, bu ülkenin geleceğine ve istikbaline, Recep Tayyip Erdoğan'ı 2028 seçimlerinde yeniden başkan seçtirerek yeniden sahip çıkacak, biz bu gençliğe güveniyoruz." dedi. Kaya, İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Gençlik Buluşması" programında yaptığı konuşmada, kentte bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Partisinin gençlere ve geleceğe büyük önem verdiğini ifade eden Kaya, teşkilatın her kademesinde gençlerin aktif ve etkin rol aldığını belirtti. Gençlere güvendiklerini anlatan Kaya, şunları söyledi: "Bu ülkenin gençleri 15 Temmuz'da hainlerin önünde dik durdu, Allah sizlerden razı olsun. Ülkemiz uğruna şehit düşmüş tüm gençlerimizden Allah razı olsun. Onların emanetine sahip çıkmak için önemli bir görevdi. Türkiye'nin 81 ilindeki gençlerimizle birlik ve beraberliğimize kardeşliğimize sahip çıkacağız. Ana muhalefet partisine de sesleniyoruz, bu ülkenin gençleri demokratik yolla, milletin helal oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanına gece gündüz hakaret edilmesine en güçlü cevabı sandıkta verecek. Gençlerimiz, bu ülkenin geleceğine ve istikbaline, Recep Tayyip Erdoğan'ı 2028 seçimlerinde yeniden başkan seçtirerek yeniden sahip çıkacak, biz bu gençliğe güveniyoruz. Ak gençlik yeri geliyor, küresel vicdanı tehdit ediyor. Filistinlilerin hakkını savunuyor. Yeri geliyor Somali'deki mazlumlara el uzatıyor. Yeri geliyor mazlum insanlara el uzatıyor. Biz bu ülkenin geleceğine ve gençliğine sonsuz güveniyoruz." İbrahim Tatlıses telefonla bağlandı Kaya, programın düzenlendiği merkeze adı verilen sanatçı İbrahim Tatlıses'i de program esnasında telefonla aradı. Telefonla programın yapıldığı alana seslenen Tatlıses, gençlerle konuşmaktan büyük keyif aldığını, hemşehrilerine ve ülkesinin gençliğine güvendiğini ifade etti. Kaya, daha sonra gençlerin sorularını yanıtladı. Programın ardından Kaya, 30 Nisan 2024'te İsrail polisi tarafından Filistin'de vurularak öldürülen 34 yaşındaki Hasan Saklanan'ın Eyyübiye ilçesindeki ailesini ziyaret ederek, başsağlığı diledi.

Görev Süresi 3 Yıl Daha Uzatıldı Haber

Görev Süresi 3 Yıl Daha Uzatıldı

Irak ve Suriye'ye asker gönderme tezkeresinin süresinin 30 Ekim 2025 tarihinden itibaren 3 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan tezkerede, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde terör tehdidinin sürüyor olması ve kalıcı istikrarın henüz tesis edilememesinin, milli güvenlik açısından risk ve tehdit oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük önem atfettiğine dikkati çekilen tezkerede, "Diğer taraftan, Irak'ta PKK ve DEAŞ unsurlarının varlığını sürdürmesi, etnik temelli ayrılıkçılığa yönelik girişimler, bölgesel barışa, istikrara ve ülkemizin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturmaktadır. Suriye'de PKK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütleri mevcudiyetini sürdürmekte ve ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik tehdit oluşturmaya devam etmektedir. " ifadesine yer verildi. Tezkerede, PKK/PYD-YPG'nin, Suriye merkezi yönetimine entegre olmaya yönelik adım atmayı ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddettiği, ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesini de engellemeye çalıştığı vurgulandı. Tezkerede, "Diğer taraftan, Suriye'de mevcut yönetimin beklenti ve gereksinimi doğrultusunda ülkenin terörle mücadele imkan ve kabiliyetlerinin geliştirilmesi, sivillerin günlük yaşamlarını ve geri dönüşlerini olumsuz etkileyen mayınların temizlenmesi, ülkedeki kimyasal silahların yerlerinin tespiti ve imhası süreçlerinde de ulusal çabalara eşlik eden uluslararası çalışmaların desteklenmesi ihtiyacı bulunmaktadır." denildi. Bütün bu gelişmeler çerçevesinde, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozmaya, istikrar ve güvenlik tesisi çabalarını sekteye uğratmaya ve sahada gayrimeşru oldubittiler oluşturmaya yönelik, Türkiye'nin milli güvenliğine tehlike oluşturabilecek her türlü risk, tehdit ve eyleme karşı, uluslararası hukuktan doğan haklar doğrultusunda gerekli önlemlerin alınması ve Suriye'deki istikrarın tesisine dair çabaların pekiştirilmesinin milli güvenlik açısından hayati önem arz ettiği belirtildi. Tezkerede, şunlar kaydedildi: "Ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2170 (2014), 2178 (2014), 2249 (2015) ve 2254 (2015) sayılı kararlarıyla, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve bağımsızlığının teyit edilmiş olmasının ve yine 2170 (2014) sayılı Kararda bu ülkelerdeki terör faaliyetlerinin kınanarak DEAŞ ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelere 1373 (2001) sayılı Karar ve uluslararası hukuk çerçevesindeki sorumluluklarına uygun şekilde gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunulmuş olmasının ışığında, Türkiye'nin DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle mücadele amacıyla oluşturulan uluslararası koalisyon bünyesinde iştirak ettiği faaliyetlerin sürdürülmesi de önem taşımaktadır. Bu mülahazalarla, Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye'deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler karşısında Türkiye'nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 2.10.2014 tarihli ve 1071 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile verilen ve son olarak 17.10.2023 tarihli ve 1395 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile uzatılan iznin süresinin 30 Ekim 2025 tarihinden itibaren 3 yıl uzatılması hususunda gereğini Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca bilgilerinize sunarım." Görüşmelerden Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin, istikrarın yalnızca silahla değil, diyalog ve işbirliğiyle sağlanabileceğini belirtti. Tezkerenin süresinin 3 yıl olmasını eleştiren Şahin, "Bizim TBMM geleneğinde böyle bir şey yoktu. TBMM'yi çalıştırmak çok mu zor ki siz 2 yıllık, 3 yıllık tezkereleri buradan çıkarıyorsunuz? Oysa tezkerelerde aslolan her yıl Parlamentoda yenilenebilecek güce iktidarın sahip olduğu gerçeğidir. Sayısal çoğunluğunuz, dilediğiniz gibi bu tezkereleri yılda bir görüşmek suretiyle çıkartabilir." ifadelerini kullandı. Tezkereye destek vereceklerini kaydeden Şahin, "Suriye'de ve Irak'ta Türkiye'ye yönelik bir tehdidin varlığını hepimiz görüyoruz, bu konuda hiçbir tereddüt yok ama yangından mal kaçırır gibi 3 yıllık bir tezkerenin bu parlamentoda görüşülmüş olmasını doğru bulmuyoruz ve iki buçuk yıl sonra Anayasa'ya göre görev süresi tamamlanmış milletvekillerinin bu yönde bir irade kullanması da bir noktada yetki gaspıdır." dedi. İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, PKK, PYD, YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin sınırlardaki varlığının Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkını kullanmasını haklı kıldığını söyledi. Tezkereyi desteklediklerini belirten Ergun, şöyle konuştu: "Dış politika, macera arayışlarından, duygusal reaksiyonlardan ve ideolojik sapmalarından arındırılmış, sadece milli menfaatler ekseninde şekillenmelidir, tezkerelerle talep edilen yetkiler bu büyük ve tarihi vizyonun bir parçası olmalıdır. Bizim 'evet'imiz, terörle mücadeleye destektir ama keyfiliğe, basiretsizliğe, kurumların devre dışı bırakılmasına rıza göstermek değildir. Bizim 'evet'imiz, devletin meşruiyetini, Meclisin iradesini ve hukukun üstünlüğünü koruma iradesidir." MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, tezkereye destek vereceklerini söyledi. Türkiye'nin en uzun güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde terör tehdidinin sürüyor olması ve kalıcı istikrarın henüz tesis edilmemesinin milli güvenlik açısından risk ve tehdit oluşturmaya devam ettiğini kaydeden Aydın, "İçeride olduğu gibi dışarıda da sulhu önceleyen kadim bir siyasi geleneğin mirasçısı olarak Türkiye, komşumuz Irak'ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük bir önem atfetmektedir. Öte yandan, Suriye'de PKK-PYD/YPG ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütleri mevcudiyetini sürdürmekte ve ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik tehdit oluşturmaya devam etmektedir. Bu terör örgütleri, Suriye merkezli yönetime entegre olmaya yönelik adım atmayı, ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddetmekte, ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesine de engel olmaya çalışmaktadır." dedi. DEM Parti Antalya Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç, Türkiye'nin coğrafyasında huzuru tesis etmenin en doğru yolunun demokratik ve barışçı siyaseti esas almaktan geçtiğini belirtti. Oluç, şu değerlendirmelerde bulundu: "Orta Doğu'da şiddetin, ölümün değil halkların bir arada eşit ve barışçıl bir yaşamın tarafıyız. Demokratik ve barışçıl yaşamı bu topraklara hakim kılmanın her zamankinden daha güçlü bir şekilde kendisini dayattığını düşünüyoruz. O nedenle, bu anlayışı içermeyen Irak, Suriye tezkeresine 'hayır' oyu vereceğimizi belirtmek istiyorum." CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan, 18 yıldır aralıksız yürürlükte olan bir tezkereyi görüşeceklerini belirtti. CHP'nin farklı dönemlerde bu tezkereyi gözden geçirdiğini belirten Tan, geçen 2 tezkereye ise "ret" oyu verdiklerini hatırlattı. Bu tezkereye de "ret" oyu vereceklerini kaydeden Tan, tezkerenin 3 yıllık süreyle çıkarılmasına da tepki gösterdi. Tan, "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonuna katıldıklarını anımsatarak, "Komisyon İmralı'ya gidecekse TSK neden Irak ve Suriye'ye gidecektir? TSK Irak ve Suriye'de ucu açık konuşlandırılmaya devam edecekse Komisyonun Ada'ya gitmesi hangi amacı gütmektedir?" ifadesini kullandı. TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay, Türkiye'nin dünyada barışın anahtarı konumuna geldiğini belirterek, Türkiye'nin aynı zamanda insani yardımlar açısından da dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını söyledi. Terör örgütü PKK'nın "Terörsüz Türkiye" süreci kapsamında bir süre önce kendisini feshettiğini açıklayarak, silah bırakma sürecine girdiğini ilan ettiğini anımsatan Oktay, PKK'nın kendisini feshinin söylemden öteye geçerek bir an önce fiiliyata dönüşmesi gerektiğini, bu süreci ilgili kurumların yakından takip ettiğini belirtti. Oktay, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin sadece kendi vatandaşlarını değil, aynı zamanda komşu ülkelerdeki sivilleri de korumayı önemli bir insani sorumluluk olarak gördüğünü ifade etti. Mevcut Şam yönetimi ülkenin toprak bütünlüğünü ve istikrarını sağlamak için yoğun çaba harcadığını belirten Oktay, şunları kaydetti: "Ancak bu ülkede istikrar maalesef tam anlamıyla henüz sağlanamamıştır. Suriye'de devam eden istikrarsızlıkta başta İsrail olmak üzere dış güçlerin bu ülkeye gayrimeşru askeri müdahaleleri de önemli bir rol oynamaktadır. PKK'nın Suriye kolu olan PYD, YPG, SDG son on yıldır iç kargaşadan yararlanarak ve yabancı güçlerin de desteğiyle Suriye'nin yaklaşık üçte 1'ini kontrol altında tutmaya devam etmektedir. SDG işgalindeki bölgenin Suriye'nin tarım açısından en verimli topraklarını, su kaynaklarını ve bu ülkenin hidrokarbon ve yer altı kaynaklarını içermekte olması bu terör unsurlarının neden buralarda faaliyet gösterdiklerini net bir şekilde ortaya koymaktadır, tabii bu terör unsurlarını destekleyenlerin de aynı zamanda. SDG işgalindeki bölgenin Suriye'nin kuzey ve doğu hatlarında, gayrimeşru bir silahlı unsurun Şam Hükümetinin yönetimi dışında fiili kontrol sağlıyor olması gerek Suriye gerek ülkemiz açısından ciddi bir endişe kaynağıdır. Geçmiş dönemde sınır harekatlarını gerçekleştiren bir ülke olarak bugün benzeri tehditlere duyarsız kalmamız düşünülemez. PYD, YPG, SDG'nin Suriye merkezi yönetimine entegre olmaya yönelik adım atmayı, ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi dolayısıyla reddetmekle ülkede kalıcı istikrarın tesisine yönelik sürecin ilerletilmesini de engellemeye çalıştığı görülmektedir." CHP'nin kendi iç sorunlarına hapsolduğu için dış politikadaki gelişmeleri takip etmekte zorlandığını ifade eden Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yine, bir başka eleştiri vardı gün içinde, Türkiye'yi süt dökmüş kedi gibi tanımlamaya çalıştı bir hatibimiz. Türkiye, özellikle dış politikada süt dökmüş kedi gibi değil, kükremiş aslan gibidir. Eğer dışarıda süt dökmüş kedi ve ağlayanları, onları arıyorsanız da CHP'ye bakmanız yeterli. O, biz değiliz. Bizler bir şeye karar verdiğimizde o konuda ne herhangi bir yabancı büyükelçinin kapılarında görüş almak için bekleriz ne de herhangi bir yerden izin isteriz, gerektiği zaman gerekeni yaparız, bu kadar net." Genel Kurulda, CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız'ın "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin doğrudan gündeme alınması önergesi reddedildi. TBMM Başkanvekili Celal Adan, birleşimi yarın saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.

Canpolat’tan Yerli Üretim Hamlesi Haber

Canpolat’tan Yerli Üretim Hamlesi

Haliliye Belediyesi, “Üreten Belediye” vizyonu doğrultusunda yeni bir projeyi daha hayata geçiriyor. Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın öncülüğünde yapımı büyük oranda tamamlanan Asfalt Emülsiyon Üretim Tesisi, ilçenin sathi asfalt ihtiyacını kendi kaynaklarıyla karşılayacak. Haliliye Belediyesi’nin öz kaynaklarını daha verimli kullanmak ve kendi kendine yetebilen bir belediye modeli oluşturmak amacıyla başlattığı tesis projesi, son aşamaya geldi. Yol yapım çalışmalarında kullanılacak sathi asfaltın üretimini gerçekleştirecek olan tesis, saatte 10 ton üretim kapasitesiyle hizmet verecek. Tesis, aynı zamanda 120 ton hammadde ve 30 ton emülsiyon depolama kapasitesine sahip olacak. “Üreten Belediyecilik Yolunda Önemli Bir Adım Daha” Tesis alanında incelemelerde bulunan Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Fen İşleri Müdürlüğümüz aracılığıyla merkezde ve kırsalda asfalt çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Kırsal mahallelerimizde geçmiş dönemde yoğun bir asfaltlama çalışması gerçekleştirdik. Bu dönemde de aynı kararlılıkla sahadayız. Artık bu çalışmalarımızı, kendi tesisimizde ürettiğimiz soğuk asfaltla gerçekleştireceğiz. Elhamdülillah, kendi üretim tesisimizi kurmuş bulunmaktayız. Çok yakında açılışını gerçekleştireceğiz. Şu an çevre düzenleme çalışmalarımız sürüyor.” Başkan Canpolat, belediyenin diğer üretim tesislerine de değinerek, Park ve Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde yer alan çeşitli üretim alanlarının da vatandaşın hizmetinde olduğunu ifade etti. Çöp konteyneri üretiminden mıcır ocağına kadar birçok alanda kendi üretimini yapan Haliliye Belediyesi, şimdi de asfalt üretimiyle bu zinciri güçlendirmiş olacak. Konuşmasında AK Parti belediyeciliğine de vurgu yapan Başkan Canpolat, “Hizmet belediyeciliğini Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan öğrendik. Bu anlayışı Şanlıurfa’da en iyi şekilde temsil etmeye devam edeceğiz. Haliliye’de her alanda üretim ve hizmet odaklı çalışmalarımız sürecek.” ifadelerini kullandı. Başkan Mehmet Canpolat, incelemelerinin ardından Asfalt Emülsiyon Üretim Tesisi'nden ayrıldı.

Filistin’e Destek Resim Sergisi Haber

Filistin’e Destek Resim Sergisi

AK Parti Eyyübiye Gençlik Kolları tarafından düzenlenen, “Direnişten Dirilişe Gazze” adlı resim sergisi, Hz. Eyyüp Peygamber Sabır Makamı avlusunda ziyarete açıldı. Serginin açılış programına, Şanlıurfa Milletvekili Prof. Dr. Abdurrahim Dusak, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş, AK Parti Eyyübiye İlçe Başkanı Süleyman Elgün, Karaköprü İlçe Başkanı Orhan Çelik, İl Teşkilat Başkanı Sabri Konak, Kadın Kolları Başkanı Gülten Balcı, Gençlik Kolları Başkanı Salih Aldeniz ve parti mensupları ile vatandaşlar katıldı. Filistin kurtuluş mücadelesini desteklemek ve Gazze’de son iki yıldır yaşanan siyonist vahşetini kınamak amacıyla düzenlenen sergideki eserleri tek tek inceleyerek katılımcılara yorumlayan Şanlıurfa Milletvekili Prof. Dr. Abdurrahim Dusak, “Biz Türkiye olarak Gazzeli, Filistinli kardeşlerimizin hep yanında olduk. Onların özgür bir ülkeye kavuşmaları için elimizden gelen desteği veriyoruz. Biz nasıl ülkemizde özgürce yaşıyorsak, onların da kendi ülkelerinde özgürce yaşamaları için ne gerekiyorsa onu yapıyoruz. Biz, başkenti Kudüs olan, sınırları belli olan, rahat, özgür, demokratikleşecekleri bir ülke istiyoruz. Gazzeli, Filistinli kardeşlerimiz de bunu istiyor. Bunu yapıncaya kadar parlamenter diplomasi başta olmak üzere, uluslararası kurallar çerçevesinde bu yönde hareket ediyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu hedefe inşallah ulaşacağız” diyerek, serginin düzenlemesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmasına, ünlü şair Ziya Paşa’nın “Takdir-i Hüda kuvve-i bâzû ile dönmez, bir şem'a ki Hak yandıra, bin bâd ile sönmez” mısralarıyla başlayan Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş ise Filistin’de yanan bir ateş olduğunu ve bu ateşin sahibinin Allah olduğunu söyleyerek, “Allah’ın yaktığı ateşi söndürmeye çalışıyorlar ama Allah’ın izniyle siyonistler, küfara bu şiirde geçtiği gibi ne yaptılarsa o ateşi söndüremezler” dedi. İki yıllık süreç sonunda ilan edilen ateşkes ile Filistin’de şehit olanların, direnişe ortak olan kadınların, çocukların, Avrupa ve Orta Doğu’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı örnek alan liderlerin kazandığını kaydeden Başkan Kuş, “Cenab-ı Mevlam inşallah bu kazançtan bizleri de nasiplendirir. Çünkü Gazze sadece bir şehir veya ülke değil, İslam âleminin namusudur. Namus bekçiliğimizi yapan tüm kardeşlerime sonsuz şükranlarımı iletiyorum” diye konuştu. AK Parti Eyyübiye İlçe Başkanı Süleyman Elgün ise sergiyi düzenleyen Gençlik Kolları Başkanlığı ve destek verenlere teşekkür ederek, “Direnişten dirilişe inşallah gerçekleşiyor. Özgür Filistin için tüm ülke olarak, özellikle AK Parti teşkilatları olarak büyük bir çabanın içerisindeyiz” diyerek, Filistin’e destek amaçlı yapılan faaliyetler hakkında bilgi verdi. Filistin’de akan kanın durması, soykırımın sonlanması için Filistin’in yanında durmaya devam edeceklerini dile getiren Elgün, “Türkiye, elinden geleni yapmaya çalışıyor. Biz de dualarımızla, desteğimizle, sesimizle haykırarak Gazze’nin, Filistin’in yanında olduğumuzu bir kez daha buradaki sergiyle bildirmek istiyoruz” dedi. AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Salih Aldeniz de “Haksızlığa boyun eğmeyecek, mazlumların sesi olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Gazze’nin özgürlüğü için bugün buradayız. İnanıyoruz ki Gazze’nin özgür olduğu bir dünya, barış ve adalet hükmünün sürdüğü bir dünya olacaktır” diyerek, sergiye katılanlara teşekkür etti.

TBMM'de Yeni Dönem Başladı Haber

TBMM'de Yeni Dönem Başladı

TBMM Genel Kurulunda, 28. Dönem 4. Yasama Yılı'nın başlaması dolayısıyla Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında açılış toplantısı gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'e gelişinde TBMM Başkanvekili Celal Adan tarafından resmi törenle karşılandı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Onur Kıtası'nı selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Şeref Kapısı önünde karşıladı. TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanı Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Atatürk Anıtı önünde tören yapıldı 28. Dönem 4. Yasama Yılı açılışı dolayısıyla Meclis'teki Atatürk Anıtı önünde tören yapıldı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un anıta çelenk bırakmasının ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu. Törene, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TBMM Başkanvekilleri Celal Adan, Tekin Bingöl ve Pervin Buldan, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM Genel Sekreteri Hüseyin Kürşat Kırbıyık, siyasi partilerin grup başkanvekilleri, milletvekilleri ve Meclis bürokratları katıldı. Meclis'te güvenlik önlemleri Yeni yasama yılı açılışı dolayısıyla Meclis'te geniş güvenlik önlemleri alındı. Genel Kurul salonu, açılış öncesinde bomba arama köpeğinin eşlik ettiği ekiplerce arandı. Açılış için tüm milletvekillerinin masalarına çiçek bırakıldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.