Uygulamalarımız appstore googleplay

#Islam

gazeteci63.com - Islam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Islam haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İslam’a Göre 10 Soruda Kurban Haber

İslam’a Göre 10 Soruda Kurban

İslam dünyası için büyük öneme sahip Kurban Bayramı, 6 Haziran Cuma günü başlayacak. Müslümanların Allah'ın rızasını kazanmak için ibadet amacıyla belirli şartları taşıyan hayvanları usulüne uygun kesme süreci Kurban Bayramı içerisinde belirlenen sürede gerçekleştirilecek. AA muhabiri, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulundan aldığı bilgilerle, kurbanla ilgili merak edilen konuları 10 soruda derledi. 1 - Kurban kesim vakti ne zaman başlar ve biter? Kurban kesim vakti, bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra, bayram namazı kılınmayan yerlerde ise sabah namazı vakti girdikten sonra başlayacak. Kurbanlıkların, mutlaka Kurban Bayramı günleri içerisinde kesilmesi gerekecek. Bu süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilecek. 2 - Kimler kurban kesmekle yükümlüdür? Akıl sağlığı yerinde, büluğa ermiş, temel ihtiyaçları ve borçlarından başka yeter sayı miktarı mala sahip olup seferi olmayan her Müslüman, kurban kesmekle yükümlü sayılıyor. Buna göre, temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 80,18 gram altın veya değerinde para ya da eşyaya sahip olanların kurban kesmesi gerekiyor. 3 - Kurban edilecek hayvanlar hangi nitelikleri taşımalı? Kurban edilecek hayvanın, sağlıklı, organlarının tam ve besili olması gerekiyor. Bu nedenle, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, kesileceği yere gidemeyecek derecede topal, bir veya iki gözü kör, boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırık, dili, kuyruğu, kulakları ve memelerinin yarısı kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlar kurban edilmeyecek. Ancak hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, şaşı, hafif topal, hafif hasta, bir kulağı delik veya yırtılmış olması, memelerinin yarıdan daha azının olmaması, kurban edilmesine engel olmuyor. 4 - Kurbanlık hayvanı elektrik veya narkozla bayıltarak kesmek caiz midir? Kurbanın bilinen klasik yöntemle kesilmesi esastır. Bununla beraber kurbana fazla eziyet vermemek maksadıyla, kesim esnasında hayvanın elektrik şoku, narkoz veya benzeri bir yöntemle bayıltılarak kesilmesi caiz sayılıyor. Hayvan henüz kesilmeden, şok etkisiyle ölürse, kurban olmayacağı gibi eti de yenmiyor. Zira kurbanlık veya etlik hayvanın yenilmesinin caiz olabilmesi için kesim esnasında hayvanın canlı olması gerekiyor. 5 - Kurban kesmek yerine sadaka vermekle ibadet yerine getirilmiş olur mu? Kurban ibadeti ancak kurban olacak hayvanın usulüne uygun olarak kesilmesiyle yerine getirilmiş sayılıyor. Bedelini infak etmek suretiyle, kurban ibadeti yerine getirilmiş olmuyor. Kesme olmadan hayvanı sadaka olarak bir kişiye vermek kurban yerine geçmiyor. Aynı şekilde kurban bedelini de yoksullara ya da yardım kuruluşlarına vermek suretiyle kurban ibadeti ifa edilmiş sayılmıyor. 6 - Kurbanlık olarak satın alınan hayvana, daha sonra başkaları ortak edilebilir mi? Kurban kesmek isteyen kişiler, büyükbaş hayvanlara 7 kişiye kadar ortak olabiliyor. Böyle bir hayvan, 7 kişiye kadar ortak olarak satın alınabileceği gibi alındıktan sonra veya elde bulunan büyükbaş hayvana 7 kişiyi geçmemek kaydıyla başkaları da ortak edilebiliyor. Ancak ortak olunan büyükbaş hayvanın her bir hissesinin yedide birden az olmaması gerekiyor. 7 - Kurbanın eti, derisi ve bağırsakları gibi kısımlarının kurban sahibi tarafından satılması caiz midir? Kurbanın eti kısmen veya tamamen sahibi ve ev halkı tarafından tüketilebileceği gibi ister zengin ister yoksul olsun başka kimselere de hediye ve sadaka olarak verilebiliyor. Ancak kurbanın et, sakatat, deri, yün ve süt gibi unsurlarının kurban sahibi tarafından satılması caiz değil. Hz. Peygamber (s.a.v), "Kim kurbanın derisini satarsa, kurban kesmemiş gibidir" buyurduğu için kurbanın derisi ya da etinin satılması halinde alınan bedelin sadaka olarak verilmesi gerekiyor. 8 - Vekaletle kurban organizasyonu yapan kuruluşların kurban etlerini satması caiz midir? Kurban etlerinin satılıp başka amaçlar doğrultusunda kullanılması kurban ibadetine aykırılık teşkil ediyor. Bazı kişi ve kuruluşların kesim öncesi henüz organize aşamasında kurban etlerinin satımını planlanması doğru bulunmuyor. Dolayısıyla vekaletle kurban kesen kuruluşların kesim işlemini mutlaka gerçekleştirmeleri ve buradan elde edilen etleri satışa konu etmeden, öncelikle ihtiyaç sahiplerine dağıtmaları gerekiyor. Bununla birlikte kurban etlerinin ihtiyaç sahiplerine dağıtılması yönünde gerekli çaba gösterildiği halde farklı nedenlerle ihtiyaç sahiplerine ulaştırılma imkanı sağlanamamış ve elde kalan etlerin telef olma ihtimali ortaya çıkmışsa satılarak bedeli, kurban sahiplerinin niyetleri doğrultusunda ihtiyaç sahiplerine ulaştırılabiliyor. 9 - Kredi kartı ve taksitlendirme yoluyla kurban satın almak caiz midir? Kurban kesmekle mükellef olan kişi, kurbanlık hayvanı nakit olarak alabileceği gibi kredi kartıyla tek çekim veya vadeli olarak da satın alabiliyor. Ancak kredi kartı borcunu, ödeme tarihinde ödemek ve gecikmeden kaynaklanan faizli işleme düşmemek gerekiyor. Taksitlendirme yoluyla satın alınan bir mal da alıcının mülkiyetine geçtiği için kurban kesmesini gerektirecek mali imkana sahip olan kişinin bu yolla aldığı hayvanı kurban etmesinde bir sakınca bulunmuyor. 10 - Banka kredisiyle kurban kesilebilir mi? Kurban kesecek kimse, kurbanını peşin satın alabileceği gibi borçlanarak da satın alabiliyor. Ancak borcun faizli alınmaması gerekiyor. Kendi imkanlarıyla kurban kesemeyecek olanların böyle yöntemlere başvurmaları dinen uygun sayılmıyor.

Mescid-i Aksa'da Bayram Namazı Haber

Mescid-i Aksa'da Bayram Namazı

Müslümanlar, İsrail polisinin kısıtlamalarına rağmen işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa’da Kurban Bayramı namazını eda etti. Arife günü yatsı namazından itibaren Mescid-i Aksa'ya gelen Filistinlilerin sayısı sabah namazında on binlere ulaştı. İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün uzak mahalleleri ile İsrail'e bağlı Filistin kentlerinden Mescid-i Aksa'ya gelmek isteyen Filistinliler, Harem-i Şerif'in içinde bulunduğu Eski Şehir bölgesine çıkan yollarda araçlarıyla uzun kuyruklar oluşturdu. Bayram namazı öncesi Mescid-i Aksa’nın kapılarında bulunan İsrail polisleri, Filistinlilere kimlik kontrolü yaptı, bazılarının girişine izin vermedi. Harem-i Şerif’in Silsile Kapısı'nda ise İsrail polisi ile Filistinli gençler arasında arbede yaşandı. Burada Filistinlilere müdahale eden İsrail polisi, bir çok Filistinli genci darbetti. Mescid-i Aksa’nın Kral Faysal kapısında da İsrail polisi çok sayıda Filistinlinin girişine izin vermedi. 40 bin kişi bayram namazı kılabildi Kur'an-ı Kerim tilaveti ve teşrik tekbirleriyle bayram namazına kadar Mescid-i Aksa'da bekleyen on binlerce Müslüman, namazdan sonra okunan bayram hutbesini dinledi. Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh Yusuf Ebu Suneyne tarafından okunan bayram hutbesinde, İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü soykırım savaşına dikkat çekildi. Şeyh Ebu Suneyne, İslam dünyasının Gazze Şeridi’ni ve Filistin halkını yalnız bıraktığına vurgu yaparak, bunun büyük bir utanç olduğunu ifade etti. İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutuklulara da işaret eden Şeyh Ebu Suneyne, Filistin halkının mücadelesini süreceğini ve işgalin son bulacağını kaydetti. Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Basın Sözcüsü Firas Dibs, yaptığı yazılı açıklamada, Harem-i Şerif'te sadece 40 bin Müslüman'ın bayram namazı kılabildiğini belirtti. Dibs, İsrail polisinin baskısı nedeniyle bu sayının benzeri görülmemiş bir şekilde düştüğüne dikkati çekerek, İsrail polislerinin Harem-i Şerif’in kapılarında kadın, çocuk ve yaşlıları darp ettiğini kaydetti. Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor Ürdün, 1994'te İsrail ile imzaladığı Vadi Araba Anlaşması uyarınca Kudüs'teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul ediliyor. 2013'te Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında imzalanan anlaşmaya göre, Kudüs ve oradaki kutsal mekanların savunulması ve vesayet hakkı da Ürdün'e verildi. Anlaşmaya göre Mescid-i Aksa, Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor. Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa'yı ziyaret eden Yahudiler, 2003'ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail'in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor. İsrail makamlarının bu tek taraflı kararını tanımayan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğini ihlal edici bu tür girişleri baskın olarak tanımlıyor. Tel Aviv yönetimi, Mescid-i Aksa'da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa sadece ziyaret edebileceği" tarihi statükonun korunduğunu savunuyor. Ancak fanatik Yahudilerin, İsrail polisi korumasında Harem-i Şerif'e düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sıkça kameralara yansıyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.